27 Eylül 2012 Perşembe

BİR KUPÜR : NEDEN KELLE? (1989)

Çocukluğumda çarşamba günlerini iple çekmemin sebebiydi Gelişim Spor. Hala da o yıllardan saklamayı başarabildiğim sayıları arşivimin en özel, en üzerine titrediğim parçalarıdır. Kimler yoktu ki; bana göre hala koyduğu çıtayı hiçbir spor dergisinin hala tutturamadığı Gelişim Spor'un kadrosunda. Atilla Gökçeler, Hıncal Uluçlar, Fatih Altaylılar, Güven Tanerler; Alp Canlar; kariyerinin daha başındaki Altan Tanrıkulular, Mert Aydınlar.. Ama hepsinden daha çok Ergun Hiçyılmaz'dır Gelişim Spor diyebilirim. Zaman zaman maç yazıları ama her zaman derginin sondan bir önceki sayfasındaki "Ergun Hiçyılmaz'la Bu Hafta" adındaki 'Sorun Cevaplayalım' tadındaki köşesi. Bir okuyucu Beykoz efsanesi Kelle İbrahim'in neden 'Kelle' olduğunu soruyor. Gelişim Spor, 20 Aralık 1989.




25 Eylül 2012 Salı

KKTC Süper Lig'in Türkiyeli Futbolcuları

"MADDE 2 - FUTBOLCULARIN UYGUNLUĞU
(1) Kulüpler, 3 (üç) yabancı uyruklu futbolcu (1 tanesi Türkiye Cumhuriyeti uyruklu şartı ile) ile sözleşme imzalayabilirler. Müsabakalarda 3 (üç) yabancı uyruklu futbolcu 18 kişilik müsabaka isim listesine yazılabilir ve aynı anda 3 (üç) yabancı uyruklu futbolcuyu da oynatılabilir." *

Ceyhun, Doğan Türk Birliği formasıyla
Türkiyeli futbolcuların KKTC'ye transferinin kamuoyu gündemine gelebilmesi için çoğu zaman sansasyonel bir olay olması gerekiyor ne yazık ki. Benim aklıma en son, Türkiye'de oynarken aldığı doping cezası nedeniyle FIFA'ya bağlı hiçbir ülkede forma giyemeyecek olan Trabzonsporlu Barış Memiş'in Çetinkaya'ya transfer olması ancak KKTC spor kamuoyundan gelen büyük tepkiler sonrası bu transferin gerçekleşmemiş olması geliyor. Geçtiğimiz sezon Ceyhun Eriş'in yarım sezon Doğan Türk Birliği'ne transferi ise sansasyonel olmamasına rağmen basınımızda yer bulabilmeyi başarmış ender haberlerdendi...

Her ne kadar yoklarmış, futbol hayatları bitmiş muamelesi yapsak da her yıl pek çok Türkiyeli futbolcu FIFA tarafından tanınmayan, dolayısıyla hiçbir kulübü uluslararası arenada boy gösteremeyen KKTC'nin en üst düzey ligi olan Telsim Süper Lig'te boy gösteriyor.

Bu yıl da Magusa Türk Gücü dışındaki bütün Süper Lig kulüpleri kadrolarında Türkiyeli futbolcu bulunduruyor. Bu haftasonu oynanacak maçlarla 2012-2013 sezonuna "Merhaba" diyecek olan ligte şu Türkiyeli futbolcular bulunuyor :

Bu yıl da ismi sansasyonla anılmış bir futbolcu Türkiye topraklarından Kıbrıs topraklarına ayak bastı. 2011-2012 sezonunda 2. Lig Kırmızı Grup'un son maçında Çankırıspor'a puan vererek play-off şansını yitiren Körfez Futbol Kulübü'nün oyuncusu Gökhan Bozkaya o maçta karıştığı saha olayları nedeniyle tam 16 maç ceza almıştı. Gökhan, bu sene aldığı bu cezanın geçerli olmadığı KKTC'de Doğan Türk Birliği formasını giyecek. Bu transferle ilgili de Kıbrıs kamuoyunda çeşitli tartışmalar yaşansa da KTTF'nin onay vermesi sonucu transfer gerçekleşti.

Hasan Uğur Kardal
Bir de 'yaş sınırı mağduru' var bu yıl Kıbrıs'ın yolunu tutanlar arasında. Geçtiğimiz sezon Beşikdüzüspor forması giyen 1982 doğumlu Hasan Uğur Kardal, 3. Lig'te 30 yaşında futbolcuların oynamasını yasaklayan statü nedeniyle Limasol Türk Ocağı'na transfer oldu. Her ne kadar geçtiğimiz sezonu 2. Lig'te Çankırıspor formasıyla tamamlasa da 1979 doğumlu Tevrat Yüksel'in Hamitköy'e transferinde de yaş sınırının bir etken olduğu söylenebilir.

Yalnızca alt liglerden transfer yapmıyor Kıbrıs kulüpleri, Mersin İdman Yurdu altyapısında yetişip 2008'de profesyonel olan 1990 doğumlu Cenker Pehlivan, bu yıl Telsim Süper Lig'te Bostancı Bağcıl formasını terletecek. Mersin İdman Yurdu'nun Kıbrıs'a gönderdiği bir diğer futbolcu ise 1992 doğumlu altyapı oyuncusu Özenç Albayrak. Genç savunma oyuncusu, bu sezon Yenicamii'de futbol hayatına devam edecek. 1993 doğumlu Tepecikspor altyapısından Çetinkaya'ya transfer yapan Selçuk Tekeci de Telsim Süper Lig'te mücadele edecek.

Samsunspor, Çarşambaspor altyapılarında oynadıktan sonra 2003'te Zeytinburnu ile profesyonel sözleşme imzalayan, ülkemizde son olarak Esenler forması giyen Murat Özkan, bu yıl Lapta'ya transfer oldu. İstanbul Güngörenspor, Aydınspor, Muğlaspor, Fatih Karagümrük, Küçükköyspor gibi kulüplerde top koşturduktan sonra geçtiğimiz yıl Lapta'ya transfer olan Salih Özbir bu sene Gençlikgücü'nde. 1989 doğumlu Ferda Uygun da Telsim Süper Lig'te 2. yılını dolduranlardan. Fatsa Belediyespor, Kırşehirspor ve Ünyespor formaları giyen Ferda, geçtiğimiz sezon olduğu gibi bu sezonda da Cihangir'in kadrosunda. Samsunspor altyapısında oynarken yolu Kıbrıs'a düşen 1984 doğumlu Bilal Ceylan da geçen sezon olduğu gibi Küçük Kaymaklı formasını terletecek. Göçmenköy forması giyecek olan Halil Görgel ve Serdarlı kadrosuna katılan Berk Kavuncu da ligteki diğer TC kökenli oyuncular ancak onların Türkiye geçmişleriyle ilgili TFF web sitesinde herhangi bir bilgi yer almıyor.


* KKTC Telsim Süper Lig Statüsü'nden..

24 Eylül 2012 Pazartesi

MAÇ YAZISI : KAYSERİ YOLSPOR 2 - KOCASİNAN ŞİMŞEKSPOR 0

Geçtiğimiz haftasonu Bölgesel Amatör Lig 5. Grup ilk hafta karşılaşması olan Kayseri Yolspor - Kocasinan Şimşekspor maçındaydım ve izlenimlerimi ekibine katıldığım www.yerelfutbol.com için yazdım.

http://amatorfutbol.blogspot.com/2012/09/simsekspor-yolda-kald.html

MAÇ YAZISI : İSTANBULSPOR AŞ 0 - GÖLCÜKSPOR 1


* 3. Lig 1. Grup 3. hafta mücadelesini Hakan Karakoca, altligler.blogspot.com için izledi ve yazdı. [https://twitter.com/hknkrkc]


İSTANBUL BOĞALARI TÖKEZLEDİ


Bahçelievler İl Özel İdare Stadı
Spor Toto 3. Lig'te ikide iki yapan İstanbulspor, hafta içinde bir de kupa galibiyeti alarak sezona çok güzel başladı. Bu hafta sonu da kendi evinde Gölcükspor ile karşılaşan istanbulspor’u canlı skor sitelerinden takip etmek yerine fırsat bularak yerinde izlemeye karar verdim.  İstanbulspor’un şimdiki evini bilmeyenler için söyleyeyim Yenibosna - Kuleli’deki Bahçelievler İl Özel İdaresi Stadı...

Baştan söylemek gerekirse maçı İstanbulspor gözüyle izlediğim için o yönden yorumlamak istiyorum. İstanbulspor yaklaşık 250-300 civarında taraftarı önünde maça baskılı başladı. Özellikle sol kanadındaki Ali Işık ve arkasındaki Doğukan sol kanadı forse ederek birçok pozisyon girişiminde bulundular. Forvette Aytaç biraz daha başarılı olsa belki de ilk yarıda gol gelebilirdi.  Orta sahada Tolga ve Ali Işık’ın etkili oyununa diğer orta saha ikilisi Tayfun ve Emre destek veremeyince kaptırdıkları her top kalelerinde hızlı hücum oldu. Özellikle Tayfun’un bencil bir oyun tarzı var. Kolay pas atmıyor, attığı pası takip etmiyor, geri zaten hiç koşmuyor. Şöyle çok açık bir örnek vereyim; rakibi iki adım ötesinde topu ayağında gevelerken değil pres yapmak o yöne doğru adım bile atmadı. Bu tüm maç boyunca da bu şekilde devam etti. Bir dönem   Beykzospor’da da kiralık oynayan Tayfun tribünde izlerken beni tek kelimeyle  kahretti. Tipik "yeteneği var ama ihanet ediyor" tarzı bir futbolcu gibi duruyor. Umarım sezon içinde yüksek bir form grafiği tutturur. Çünkü arkasında oynayan İlyas Akan çok iyi oyuncu olmasına rağmen onun kaptırdığı toplarda zor anlar yaşayabiliyor.
                
İlk yarıda İstanbulspor tehlikeli bir bölgeden frikik kazandı. İstanbulspor frikiği paslaşarak kullanmak istedi,  Emre gelen pası kaptırınca neredeyse tüm hatları ile ileride olan takım geri dönemedi. Gölcükspor’un savunma oyuncusu Ensar hızlı gelişen atakta önce kaleci Serdar’a takılsa da sonrasında güzel bir vuruşla topu ağlara yolladı. İlk yarı skoru 1-0 Gölcükspor lehine tamamlandı.
                
İkinci yarıya ben Tayfun ya da Emre çıkar diye düşünürken Tolga kenara geldi. Yerine giren Mehmet ise sadece ilk 15 dakika etkili olabildi, o kadar. İkinci yarıda baskısını arttıran İstanbul Boğaları bu kez sol kanattan değil de sağ kanattan yüklenmeye başladı. Bu kanatta İlyas ve Tayfun oyunlarını ilk yarının üstüne çıkararak iyi işlere imza attılar. Özellikle Tayfun’un, Mehmet’in kafasına orta değil pas gibi attığı topta Mehmet’in ıska geçmesi İstanbulspor’u bir golden etmişti. Ali Işık ise ilk yarıya oranla temposunu düşürse de nadiren de olsa iyi toplar getirdi.  Orta sahaya ikinci yarıda giren Fatih ise yaptığı ortalarla etkili oldu. Korner ve serbest vuruşlardan etkili olan oyuncu İstanbulspor için kısa sürede göz dolduran isimlerdendi. Bu yarıda maça etki eden bir unsur da hakemdi demek yanlış olmaz. İlk yarıda da faul çalma konusunda sıkıntıları olan hakem bunu ikinci yarıda üst seviyeye çıkardı. “Yandım” demeyen futbolcuya faul çalmayan hakem oyunu gereksiz yere de çok durdurdu. Kısaca faule çalmadığı düdükleri iki taraf için de faul olmayan pozisyonlarda çaldı. İkinci yarı bir de Gölcüksporlu futbolcuların “profesyonellik” adına 1-0 önde oldukları için yerden kalkmakta zorlanmaları(!) da hakemin etkisiz kaldığı noktalardan biriydi. Hele bir pozisyonda Gölcükspor kalecisi Ertuğrul’un aldığı hava topundan sonra kendini yerden yere vurmasına hakem önce faul çaldı sonra da İstanbulsporlu bir oyuncuya sarı kart gösterdi. Eğer maçta yan hakemlerin başarılı yönetimleri olmasaydı çok daha zor anlar yaşayabilirdi maçın hakemi Sacit Keşkek!

Maçı Sacit Keşkek yönetti.
Maçın belki de en heyecanlı anları maçın 90+5’lik bölümü oldu. 90.dakikadan sonra beraberlik için baskısını iyice arttıran İstanbulspor direkten donan bir topunun yanında 3 kez de Ertuğrul’un kurtarışlarına takıldı. Son saniye basketi şekline dönen anlarda Fatih’in ortasında Mehmet topa kafa vurmak yerine topa dokununca top Ertuğrul’un ellerinde eridi ve Gölcükspor zorlu İstanbulspor deplasmanından 3 puanla  döndü.  İstanbulspor ise bu sezonki ilk mağlubiyetini böylelikle almış oldu.

Bu sezon izlediğim ilk maç bu nedenle geniş vadede yorum yapmak çok zor ama diğer maç verileri ve bu maçtaki izlediğim İstanbulspor bana ümit verdi. Hafta içi Kasımpaşa ile yine İl Özel İdare Stadı'nda kupa maçında karşılaşacak olan İstanbulspor’u bir sürpriz için izlemek güzel olabilir.

23 Eylül 2012 Pazar

AMATÖRDEN BUGÜNE BALKES !

* Bu yazı da bir önceki 'misafir yazısı' gibi twitter'da şekillendi. Onur Dündar kardeşimle Balıkesirspor'un amatör günlerinden bahsederken Balıkesirspor'un o günlerden bugünlere gelişinin hikayesini derleyerek bloğa konmak üzere bir yazı hazırlamasını rica ettim; sağolsun o da kırmadı ve Balkes'in son 7 yılının öyküsünü şahane bir şekilde detaylarıyla aktardı. Huzurlarınızda bloğumun tarihinin ikinci 'misafir' yazısı.. [https://twitter.com/dndar_10]



2000-2001 sezonunda golsüz biten Torbalıspor-Fethiyespor maçının ardından tartışmalı bir şekilde amatörün yolunu tutan Balkes, 2001 - 2006 yıllarını Amatör Küme'de geçirdi. Amatör Küme'de kulüp büyük sıkıntılar yaşadı ve kapanmanın eşiğine kadar geldi, bazı dönemlerde ise Balıkesir Belediyespor ile birleşmesi bile gündeme geldi. Binbir sorunla geçen 5 yılın ardından Balıkesirspor, Yalova'da oynanan final maçında Lüleburgazspor'u 3-0 yenerek profesyonel liglere yeniden merhaba dedi. Balıkesirspor için küllerinden doğma diyebileceğimiz günler, doğrularıyla yanlışlarıyla bir çok olay bu tarihten sonra yaşanmaya başlandı.

Balıkesirspor, Emin Ermişler başkanlığında 2006-2007 sezonunda 3.Lig 3.Grup'ta yer aldı. Teknik direktörlüğe Yılmaz Vural'ın yardımcılığını da yapmış Mehmet Demirtaş getirildi. Kadroda ise İzzet Yıldırım, Okan Karabulut, Yunus İçuz, Mehmet Karayer, Umut Salgınoğlu gibi isimler vardı. Sezon 2-1 Denizli Belediyespor galibiyetiyle başladı. Genelde iç sahada biraz daha iyi deplasmanlarda ise yenilgilerle sonuçlana bir sezon oldu ve lig orta sıralarda bitirildi. Bu dönemde büyük olaylara neden olan Göztepe maçı içerde 1-0 kaybedildi. Isınma ile geçen sezonun ardından başkanlık da el değiştirdi, taraftarın bir türlü kabullenemeyeceği isim olacak olan Kemal Büyükakın ile sıkıntılarla geçecek iki dönem başladı. O dönemde otoriteler tarafından iyi bir takım olduğumuz söyleniyordu, zira ligin ilk maçında 2-1 Muğlaspor mağlubiyetinden sonra takım 21 maç üst üste yenilgi yüzü görmemişti. Çoğu beraberliklerden oluşan bu yenilmezlik serisi, Nazilli Belediyespor'a 2-0 mağlup olunmasıyla son buldu. Yine bu sezonda 3.Lig 3.Grup'ta yer alan Balkes, Umut Salkınoğlu ve birkaç iyi oyuncu dışında kadrosunu baştan aşağıya yeniledi. Özellikle savunma kurgusu Erhan Kayar ve Hakan Yıldız ile monte edilmiş ve bunda büyük başarı sağlanmıştı; sağ bekte Ali Özgür Yolcu, sol bekte Umut Baysal orta sahanın çalışkan ismi Remzi Acet, dönemin Beşiktaş oyuncunlarından Delgado'ya benzetilen Ali Hürlü, forvette Yusuf Yalçın ve ilk defa Balkes çimlerinde göreceğimiz Kocapabuç Ali öztürk bu dönemde forma giydi. Teknik adamlarda da istikrarı sağlayamayan Balkes; Çetin Akın, Şirin Berber ve Ahmet Kılıç gibi teknik adamlarla bu dönemde çalıştı. Uzun zaman zirve yarışında iyi işler yapan Balkes ligin sonlarında doğru düşüşe geçti ve ligi 5.bitirip Trabzon'a play off'lara gitti. Play oflarda ilk turda eşleştiği Keçiörengücü karşısında öne geçmesine rağmen maçın son dakikalarında yediği golle maç uzatmaya gitmiş ve penaltılarla elenip 2. sezonunda 2.Lig kapısından dönmüştü.

3.Lig'de artık 3.sezonumuza başlıyorduk... 2008-2009 sezonu kademe,klasman ve yükselme grubu sistemleriyle oynandı. Sezona Ersin Şolpan'la başlayan Balkes yine kadroyu baştan aşağıya yeniledi, birçok oyuncu ayrıldı; savunmanın en önemli ismi Erhan da daha iyi bir gelecek için üst ligdeki Eyüpspor'a gitti. Vasat bir kadroyla mücadele etti Balkes. Bu vasat kadroya rağmen ligde ilk 5 maçını kazanmayı başardı; fakat sonra nedeni bilinmez bir düşüş içerisine girdi. Düşüş süreci tam 9 maç sürdü ve galibiyet alınamadı. "Büyükakın istifa" sesleri her maç duyulmaya başlandı. 10 gruplu kademe grubunu 8. bitiren Balkes klasman gruplarında ligin ikinci yarısı başladı. Devre arasında takımın başına Özcan Kızıltan getirildi ve ara transferde forvete Zülküf Ertem, orta sahaya etkili sol ayağıyla Emrah Ekmekçi alındı. İşin ilginç tarafı ise bu dönemde takımların puanlarının birbirine çok yakın olmasıydı ve grubu 1. bitirecek takım play off'a gidecekti. Balkes düşme hattının 4 puan üstünde klasman gruplarına başladı. Balkes bu dönem ayrıca 3. Lig'e yeni çıkan ezeli rakibi Bandırmaspor ile 2 kademe 2 de klasman grubunda olmak üzere 4 maç oynadı : İç sahada 3-1 ve 2-1 kazanırken deplasmanda 2-1 ve 1-0 mağlup oldu. Bundan bahsetmemin nedeni ise klasman grubunda Balıkesirspor ve Bandırmaspor'un aynı puanda bitirmiş olması ve takımların birbirine çok yakın olduğu bu ligde ikili averajlar ve galibiyetler birbirine eşit olduğu için iki takımın arasında atılan gol sayısına bakılması nedeniyle toplamda Bandırma'ya atmış olduğumuz 1 gol fazlası nedeniyle klasman grubunu lider bitirerek Amasya'da oynan Play off'lara gitmeyi başarmış olmamız. Grubun en ilginç tarafı ise küme düşme tehlikesi yaşamış, üstelik koca sezonu -2 averajla bitiren bir takımın play off'a gidebilmesiydi. Amasya'da Pursaklarspor karşısında maçın başında yenik duruma düşen kırmızı beyazlar daha sonra Zülküf Ertem ile beraberliği yakalasa da maçın sonlarına doğru gerek Özcan Kızıltan'ın hataları gerek bazı oyuncuların oynatılmaması sebebiyle eleştirilmiş ve sonucunda Balkes 2-1 mücadeleyi kaybederek bu sene de havluyu atmıştı. O gün maç öncesinde Amasya'da kulağıma gelen bir duyum ise Hüseyin Akmaz adlı oyucunun bir başka takıma transfer olabileceği söylentisi üzerine Özcan Kızıltan'a gelen bir telefon ile oyuncunun oynamasının engellenmesiydi. Balkes taraftarı zamanın şartlarına göre geçen süreç içerisinde tribünlerde diğer takımlara oranla 3.Lig'de olmasına ve sportif başarısızlıklara rağmen tribünleri dolduruyordu. Fakat sınıf atlamak, üst lige çıkabilmek her kesimden insanların büyük hayaliydi. Ve üstelik amatörden sonra 3 sezon 3.Lig'de geçmiş ve 4.Sezona başlanacaktı.


Kocapabuç Ali Öztürk
2009-2010 sezonu Balıkesirspor'un tepeden tırnağa başarıya ulaşacağı bir sezon olacaktı. İlk olarak taraftarın çok sevdiği Rafet Çetinel başkanlığa gelmiş ve yepyeni bir başlangıcın ilk adımı atılmıştı. Eski oyuncular Erhan Kayar ve Yunus İçuz tekrar kadroya dahil edilmiş, kale Eray ile sağlama alınmıştı; ayrıca Tuğrul Göksel, Uğur Kapısız, Cemre Atmaca, Emre İşçiler ve sezonu gol krallığıyla noktalandıracak olan Ali Öztürk gibi isimlerle beraber ve alt liglerin iyi hocalardan Ergun Ortakçı ile sezona başlandı. İlk maç Bandırma ile golsüz bitti. İyi bir sezon geçiren Balkes, kademe grubunu lider bitirdi ve yükselme grubuna kalmayı başardı. Yükselme Grubu'nda ilk ikiye girmek 2. Lig demekti. İyi kadronun ve iyi hocanın avantajıyla yükselme grubunda da iyi maçlar çıkaran Balkes için işler Torbalı maçına kadar iyi gitmişti. Alınan başarılı sonuçların ardından üst üste gelen Torbalı, Bandırma ve Siirt yenilgileri "Rahat çıkacağız bu sene!" diyen insanların bile karamsar bir hal almasına neden olmuştu, stres dolu bir süreç daha başlamış ve bu mağlubiyetler serisinin ardından içeride oynanan Pazarspor maçı 19 dakikada Ali Öztürk'ün 3 golüyle koptu. Ama taraftarın kafasında "Olmayacak ! Çıkamayacaklar !" gibi düşünceler ağır basıyor, Pazarspor maçı sonrasında tribünlere çağrılan futbolcular ve taraftarlar arasında hararetli konuşmalar yaşanıyordu. 2. Lig için söz veren futbolcular daha sonraki maçlarda bunun hakkını verdiler. En sıkıntılı geçen Darıca deplasmanında yaklaşık bir sene sonra hayata veda edecek olan Erhan Kayar'ın son dakika golüyle Balıkesirspor 2. Lig'in kapılarını aralayan galibiyete, 2-1 lik sonuçla ulaşıyordu. Daha sonra Araklı'yı 1-0 mağlup eden Balkes, Bandırmaspor'un arayı açtığı ligde 2. olabilmek için Siirtspor ile puan puana mücadelesini sürdüyordu. Sezonun bitmesine iki maç kala Balkesler Kırıkhan deplasmanına giderken Siirt Bandırma'ya konuk oluyordu. İki takımın da bu haftada rakiplerine yenilmesiyle puan puana eşitlikle son haftaya girilmiş; Siirtspor'a karşı ikili averaj üstünlüğüne sahip Balkes son haftaya 2. Lig ipini elinde tutarak girmişti. Keçiören Sportif karşısında 12-13 bin taraftarıyla beraber büyük heyecan içerisinde geçen maçta 3-0 galip gelerek yıllardır süren hasretini noktalamayı başarıyor ve Ve 2. Lig'e "Merhaba" diyordu. 


Genç yaşta yaşamını
kaybeden Erhan Kayar
Gerek siyasi gerekse de diğer nedenlerden dolayı Balıkesirspor'da 1 yıl başkanlık yapan Rafet Çetinel takımı başarıya ulaştırmayı başarmış ve görevi bırakmıştı. 2. Lig'e çıkan kulübün başkanlığını artık Tuna Aktürk yapacaktı. Yepyeni bir sezonda Ergun Ortakçı'dan boşalan teknik adamlığa Selahaddin Dinçel getirilmişti. Fakat sözleşmesi devam eden takımı üst lige taşıyan oyuncuların çoğunu göndermesi, Emre İşçiler'i küstürmesi, Mustafa Kocabey'i ve tanıdığı diğer adamları takıma alması nedeniyle çok eleştirildi. Sonrasında Dinçel, yaptığı hatalara ve Balıkesir medyasının baskısına dayanamayarak ligin ilk yarısını bitiremeden takımdan ayrıldı. Bu zamanlarda özellikle sakat ve ağır diyerek Erhan'ı göndermesi çok eleştirilmişti. Erhan ile konuşmamızda ise Balkes yönetiminin Dinçel karşısında gidişine bir şey denilmemesine çok üzüldüğünü ve ayrılmayı düşünmediği için başka takımların da tekliflerini geri çevirdiğini söylemişti. Sitemler içerisinde ayrılan Erhan Kayar daha sonra Torbalıspor'a gitmiş ve burada da maddi sorunlar yüzünden devre arasında Denizli Belediyespor'un yolunu tutmuştu. Burada ise çok az forma giyen Erhan, 15 Mart 2011 günü geçirdiği elim bir trafik kazası sonucunda hayatını kaybetmişti. İlk sezon Dinçel'den sonra yola alt yapı hocası Mesut Dilsöz ile devam edildi. İnişli çıkışlı grafik çizen Balkesler'in Atatürk Stadı da baştan aşağıya yenilenip kapasitesi arttırılmış ve modern bir görünüme kavuşmuştu. 

Amatör Küme, 3.Lig derken Balıkesirspor 2011-2012 sezonu diğer geçen sezonlara göre daha iyi bir takım, sorunsuz bir yönetim ve her şeyden önce maddi durumlarını çözüme kavuşturmuş borçsuz bir kulüp olarak ve tek hedef şampiyonluk parolasıyla başlamıştı. Kadroda Coşkun Yılmaz, Kerem Gülbahar, Orhan Terzi, Rıza Efendioğlu, Caner Arıcı, Ali Akburç, Mustafa Kayabaşı (Tenten) ve takımın sembol ismi olma yolunda ilerleyen Ali Öztürk gibi oyuncular transfer edilmişti. Balıkesirspor; Şanlıurfaspor, Altay, Bozüyükspor gibi takımlarla zirve yarışının içine girerek ligin ilk yarısını 31 puanla lider kapattı ve devre arasında Salih Sefercik ve Hüseyin Kar ile beraber daha da güçlendi. Önce Altay, sonra Bozüyükspor zirve yarışından koparken Balıkesirspor, Şanlıurfaspor ile baş başa kaldı. Şanlıurfa ile girdiği zirve yarışında iddiasız Konya Şekerspor'a 2-1 ve içeride Ofspor'a 5-2 yenilerek elindeki bütün avantajları ve direkt çıkma şansını kaybeden Balkes play off'lara kaldı. Denizli'de oynanan maçta ise Adana Demirspor karşısında net pozisyonlardan yararlanamayan kırmızı beyazlılar maçı 1-0 kaybederek taraftarın sezon başından beri kurduğu Bank Asya 1.Lig hayalini gerçekleştirememişti. 

Amatörden bugüne geçen 6 sezonda Balıkesirspor her yeni adımda ileriye dönük iyi işler yapmaya çalışmış ve eski sorunlarını her geçen sezon biraz daha aza indirerek başarıya ulaşmaya çalışmaktadır, tabi dışardan gördüğümüz futbolcular, basın ve bizzat olayların içinde olup geçirdiğimiz yıllar bir noktada bizim bakış açımızı bu yöne götürmektedir. Elbette çıkamadığımız yıllar için soru işaretleri var ve perdenin arkasında nelerin yaşandığını bir yere kadar bilebiliyoruz. Amatörlü yıllardan sonra profesyonel liglerde geçecek 7. sezonumuza başladık bu sene, amatörden bu yana geçen süreçte hep zirveye sokulan Balkesimiz'in bu sene de üst lig için mücadelesini vereceğinden bu sene de şüphe yoktur. Geçen sezona göre Tenten eksiğiyle sezona başlayan takımımız Ertuğrul Aslan ve Erhan Küçük gibi isimleri de oturmuş kadronun üstüne takviye etti. Bu sezonda sonumuz ne olur bilinmez, ya yine play off hüzünü yaşatabilir ya da 2010 Mayısındaki o muhteşem sevinci yaşayabiliriz kimbilir ! Arma peşinden koşanlar bilirler, ne olursa olsun başarıdan çok renklere aşk daha başkadır. Amatörden peri peşinde olduğum Balıkesirspor için özetle tek gerçek şunu diyebiliriz ki o da amatörden,kapanmanın eşiğinden bu yıllara,hep daha iyi, daha güzel günlere giden bir Balıkesirspor !


Blogtaki ilk misafir yazısı "ANADOLU ÜSKÜDAR MI, ÜSKÜDAR ANADOLU MU?"

20 Eylül 2012 Perşembe

Yeşil Sahalardan J. S. Bach'a..

10 Haziran 1990'da İzmir'de doğan Yiğit Dadan, futbola 2002'de Altay altyapısında başlar. Çeşitli yaş gruplarında Siyah-Beyazlı formayı giyen Yiğit, Genç Milli Takımlar hocalarının da dikkatini çeker 22 Kasım 2005'te Bulgaristan'ı 2-0 yenen 16 Yaş Altı Milli Takım formasını ilk kez giyer. Toplamda 27 kez milli takımlara çağrılan genç sağ bek (takım arkadaşları arasında Sercan Yıldırım, Batuhan Karadeniz gibi isimler de vardır) 2006-2007 sezonunda henüz 16 yaşındayken Altay'la profesyonel sözleşme imzalasa da kulübün altyapı takımlarında ve genç milli takımlarda forma giymeye devam eder.

2008-2009 sezonu başında Yiğit'in kariyerinde yeni bir sayfa açılır. O yıllarda Bank Asya 1. Lig'te oynayan Altay'dan 3. Lig kulübü İzmirspor'a transfer olur. 2. Grup'u Göztepe'nin ardından 2. tamamlayan İzmirspor, Yükselme Grubu'na kalır. Yükselme Grubu'nda istediği sonuçları alamayan İzmirspor erken havlu atarken kademe maçlarında forma şansı bulamayan Yiğit, yeni yeni forma bulmaya başlar. Yükselme Grubu'nun son haftasında rakip Pursaklarspor'dur (şimdiki Kızılcahamamspor). 24 Mayıs 2009'da oynanan maçta İzmirspor'un 2 numaralı formasını taşıyan Yiğit'in bütün kariyerini etkileyecek olay, maçın 63. dakikasında yaşanır. Bir kafatopu mücadelesinde kafasına darbe alan Yiğit, olduğu yere yığılır. Beyin kanaması geçirmiştir ve kafatasında çatlak vardır artık.

Aylar süren tedavinin ardından futbola dönebileceği açıklansa da geçirdiği sakatlığın etkisi geçmeyince doktorların futbolu bırakması tavsiyesi üzerine 19 yaşında futbolu bırakma kararı alır. 2 Eylül 2009'da ikinci yarısında oyuna girdiği Denizli Belediyespor - İzmirspor Türkiye Kupası maçı futbol kariyerinin son maçı olur.

Aynı zamanda 9 Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Piyano Bölümü öğrencisi olan Yiğit Dadan'ın önünde artık yepyeni bir kariyer vardır; bundan birkaç sene öncesine kadar geleceğin yıldız adayları arasında gösterilen Yiğit, piyano virtüözü olma yolunda emin adımlarla ilerliyor..




1 Eylül 2012 Cumartesi

PTT 1. Lig 2. Hafta İddaa Tahmini


İdeal Kupon


ANKARAGÜCÜ - ADANASPOR               2   (1.6)

Her ne kadar Ankaragücü geçtiğimiz hafta, Kayseri Erciyesspor deplasmanında bütün tahminlerin aksine iyi ve dirençli bir futbol ortaya koysa da karşısındaki ekip ligin favorilerinden Adanaspor ve iki hafta üst üste aynı direnci beklemek iddialı bir tahmin olacaktır. Üstelik de geçen haftaki gol ayakları Bayram Timur Özgöz kart cezalısı. Adanaspor'sa bunaltıcı sıcakta oynadığı Şanlıurfaspor maçından sonra ilk 3 puanını almak isteyecektir. Adanaspor bu maçtan galibiyetle ayrılacak kalitede. 1 handikap da düşünülebilir.

1461 TRABZON - KONYASPOR              KG Var (1.65)

Konyaspor geçtiğimiz hafta lige evindeki şok Bucaspor mağlubiyetiyle başladı, zirve yolunda bir darbe daha almamak için bu maça mutlak 3 puan parolasıyla çıkacaktır. 1461 Trabzon'sa golü düşünen, açık futbol oynayan bir takım; her iki takım da goller bulabilecek isimlere ve imkanlara sahip.

ADANA DEMİRSPOR - ÇAYKUR RİZESPOR  Alt  (1.65)

Adana Demirspor gol yollarında ciddi sıkıntı çekiyor. Geçtiğimiz haftadaki Boluspor maçında oyunu daha çok orta sahaya yığan ve daha çok mücadeleleriyle ön plana çıkan bir futbol ortaya koydular. Zaten takımda şu an sakat olan Gökhan Kaba'dan başka bir gol silahı yok henüz. Çaykur Rizespor'sa topu gol yollarına taşımakta zorlanmıştı ilk hafta, geçtiğimiz çok zorlanarak aldıkları 3 puanın ardından bu hafta kontrollü bir futbol oynayacaklardır.

MANİSASPOR - KARTALSPOR               İY X   (1.95)

Lige evindeki Göztepe galibiyetiyle giren Kartalspor'un kadro yapısında Manisa deplasmanında tipik bir deplasman futbolu oynamaya ve kontraataklarla gol aramaya çok uygun. Manisaspor da henüz bu tarz takımları açabilecek, maçın gidişatına etki edebilecek bir futbol aklından yoksun olduğunu görüntüsü verdi, en azından ilk yarı için beraberlik düşünülmeli diyorum.

Toplam Oran : 8.49